TEKEV Genel Başkanı Erdoğan Özen: Atölye ve meslek dersi öğretmenlerinin mali ve özlük hakları iyileştirilmelidir
TEKEV Genel Başkanı Erdoğan Özen, “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı mesleki ve teknik öğretim okul ve kurumlarında mesleki eğitimin kalite ve verimliliğinin artırılması için canla başla fedakârca görev yapan atölye ve meslek dersi öğretmenlerinin mali ve özlük hakları iyileştirilmelidir.” dedi.
Teknik Eğitim Vakfı (TEKEV) Genel Başkanı Erdoğan Özen, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı mesleki ve teknik öğretim okul ve kurumlarında görev yapan öğretmenlerin özlük haklarında önemli bir iyileştirmeye ihtiyaç duyulduğunu belirterek, “Eğitimin olmazsa olmazı olan öğretmenlere yönelik olarak bazı hukuki ve idari düzenlemelerin yapılmakta olduğu bilinmektedir. Son yıllarda Devletimizin ve Milli Eğitim Bakanımız Sayın Mahmut Özer’in Mesleki ve Teknik eğitime verdiği önem ve gelişmelerin büyük bir kısmı Vakfımız tarafından olumlu olarak değerlendirilmektedir. Ancak, Mesleki ve Teknik Eğitime verilen önem çerçevesinde, bu okullarda görev yapan atölye ve meslek dersi öğretmenlerine yönelik özlük haklarında son yıllarda yeni düzenlemeler yapılmadığı ve hatta fiili hizmet süresi zammının kaldırılması gibi olumsuz uygulamalar ile bazı mevcut hakların iyileştirilmesi bir yana geriye gitmiş olduğunu da belirtmek gerekmektedir.” dedi.
TEKEV Genel Başkanı Özen, şunları ifade etti: “Mesleki Teknik Eğitim konusu, sanayi ve hizmet sektörlerinde teknolojiye paralel her gün yeni gelişmelerin olduğu günümüz dünyasında ülkemiz açısından da gerçekten çok önemli. Bu süreçte gelişmekte olan teknolojiyi ve gelişmiş teknolojik sistemleri kullanabilecek nitelikli, mesleki ve teknik donanıma sahip insan gücüne her daim ihtiyaç duyulmaktadır. Geleceğin işlerini öngörmeli, ihtiyaç duyulacak işgücünün bilgi, beceri, yetkinlik seviyelerini de belirleyebilme ve yetiştirilebilmesi için verimli olabilecek mesleki ve teknik eğitim sistemlerinin oluşturulmasını sağlamalıyız. Bugün gelmiş olduğumuz aşamada artık yapay zekâ ve robotları, uzayın derinliklerini konuşuyoruz. Ülkemizin geleceğine, nitelikli bir mesleki ve teknik eğitimin yapacağı katkıların çok önemli olduğunu biliyoruz. Eğitime ve insana yapılan yatırım, geleceğe yapılan bir yatırımdır. Mesleki ve teknik eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik yürütülecek faaliyetlerin en başında ise atölye ve meslek dersi öğretmenlerimiz gelmektedir. Öğretimi iyileştirmenin yolu; öncelikle öğretmeni geliştirmekten; özlük haklarını sağlamaktan ve motive etmekten geçmektedir. Dolayısıyla öğretmenin niteliğinin, eğitim sistemlerinin iyileştirilmesinde en önemli etken olduğu göz ardı edilmemelidir. Mesleki ve Teknik Eğitime verilen önem ve değerin okullarımızda en üst derecede yansımasının görülebilmesi için, bu alanda görev yapan tüm öğretmenlerin motivasyonlarının artırılmasına yönelik düzenlemelere önem verilmelidir.
Bu çerçevede; tazminat oranlarının 386 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede belirtilen yüzde 20-40 oranlara çıkartılması, alan-branşların yeniden güncellenmesi, bazı alanlarda fiili hizmet süresi zammının yeniden hayata geçirilmesi hususlarında gerekli mevzuat düzenlemelerinin bir an önce yapılması gerekmektedir.”
Staj yapan ve mesleki eğitim alan öğrencilerin iş kazası ve meslek hastalıkları sigorta primlerinin gerekirse geçmişe yönelik olarak borçlandırılarak emekliliğe sayılması ve yakın zamanda yapılacak EYT düzenlemesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Özen, şöyle devam etti: “EYT Düzenlemesi hazırlanırken, çıraklık ve mesleki eğitimi bitirip, diploma ve belge alan, ancak yaşlılık sigortası primleri yatırılmadığı için yıllardır mağdur olan üretimin içinde bizzat yer alanlar da unutulmamalıdır. Mesleki eğitim aldıkları dönemdeki sigortaları başlangıç sayılmalı, geçmişe yönelik borçlandırma yapılarak emekliliklerinin önü açılmalıdır. TEKEV olarak konuyu hassasiyetle takip ediyor, gerekli girişimleri hem kamuoyu önünde, hem de resmi kanallardan devam ettiriyoruz.”